وَهُوَ ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ فِـي سِتَّةِ أَيَّامٖ وَكَـانَ عَرۡشُهُۥ عَلَـى ٱلۡمَآءِ لِيَبۡلُوَكُمۡ أَيُّـكُـمۡ أَحۡسَنُ عَمَلٗاۗ وَلَئِن قُلۡتَ إِنَّـكُـم مَّبۡعُوثُونَ مِنۢ بَعۡدِ ٱلۡمَوۡتِ لَيَقُولَنَّ ٱلَّذِينَ كَـفَرُوٓاْ إِنۡ هَـٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ مُّبِيـنٞ ٧
Ve ey insanlar! (Öldükten sonra kendisine döneceğiniz) Allah, gökleri ve yeri altı günde yaratandır. (Bunları örneksiz yaratan yüce zat, sizi öldükten sonra diriltmekten âciz olur mu?!) Ve (bunları yaratmadan önce) O’nun Arş’ı su üzerinde idi. (Gökleri, yeri ve bunların içindekileri altı günde yaratan) Allah, hanginiz (emirlerine itaat edip) salih ameller işleyecek (hanginiz emirlerine karşı gelecek) diye sizi imtihan etmek için yaratmıştır. Ey rasulüm! Sen, kavminin müşriklerine, “Muhakkak ki siz öldükten sonra dirileceksiniz (ve yaptıklarınızdan hesaba çekileceksiniz).” desen (ve buna dair ayet okusan) dirilmeyi inkâr eden o kâfirler sana mutlaka şöyle derler: “Bize okuduğun bu Kur’ân, apaçık sihirden başka bir şey değildir (o ancak bâtıl olan bir sözdür)!”